Ünlü modacı Barbaros Şansal, Urfa Barosunun daveti sonrasında homofobik sosyal medya kampanyasının hedefi oldu

Ünlü modacı Barbaros Şansal, Urfa Barosunun daveti sonrasında homofobik sosyal medya kampanyasının hedefi oldu
RABİA ÇETİN
Şanlıurfa Barosu, düzenlediği bir dizi etkinlik kapsamında 6 Mart’ta modacı Barbaros Şansal ile “Kariyer Günleri” etkinliği düzenleyeceğini duyurdu. Baronun resmi Twitter hesabından, “Ünlü modacı Barbaros Şansal, Kariyer Günleri Söyleşi programı kapsamında 06.03.2022 günü saat 13:00’te Baromuzun konuğu olacaktır. Herkesi bekleriz” duyurusu yapıldıktan kısa bir süre sonra Şansal, sosyal medyadan homofobik nefret söylemlerine maruz kaldı. Urfa’da yaşayan bir kısım gazeteci, siyasetçi ve hükümete yakın sendikacı, Şansal’ı hedef göstererek etkinliğin iptal edilmesini istedi. Homofobik ve nefret içerikli söylemlerin artması üzerine Barbaros Şansal, hedef gösterildiğini ve can güvenliğinin olmadığını belirterek programı iptal ettiğini duyurdu

Peygamberler şehri Urfa… Sayın Vali’den ricamız…

Baronun etkinlik duyurusu ardından sosyal medyada etkinliğin iptal edilmesi için farklı hesaplardan çağrılar yapılmaya başlandı. Bu çağrılar, Baronun etkinliğinin Valilik tarafından yasaklanmasına kadar ulaştı. Bir sosyal medya kullanıcısı, “Peygamberler şehri Şanlıurfa’da böyle bir etkinliğin yapılması kabul edilemez. Sayın Vali’den ricamız bu şahsın katılacağı etkinliğin iptal edilmesidir” ifadelerini kullandı. Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı İbrahim Coşkun da “Parlak moda kariyerinin yanında sapkın eşcinsel tercihi ve ateist kimliği ile ön plana çıkmayı tercih eden Barbaros Şansal’ın Şanlıurfa Barosu tarafından davet edilmesi kabul edilemez” mesajı paylaştı. Coşkun, Urfa Valisi ve Urfa Büyükşehir Belediye Başkanı’nı etiketlediği bir başka paylaşımında ise, “Terzi yamağı, eğer baroya kayıtlı avukatlar için elbise kreasyonuyla geliyorsa bu kurumsal bir davettir. Gündeme bile almaya değmez. Ancak, modacılık kariyeri kisvesi adı altında bu şehre eşcinsel bir elbise giydirilmeye çalışılıyorsa buna kimsenin gücü yetmez” dedi. Anadolu Gençlik Derneği Başkanı İsmail Yılmaz da Şansal’ın “gayri ahlaki bir düşüncenin temsilcisi” olduğunu ileri sürerek Urfa’ya davet edilemeyeceğini savundu.  Bu söylemler üzerine Şansal, kişisel Twitter hesabından Urfa Baro Başkanı Mehmet Velat İzol’u etiketleyerek “Bu tarz insanların olduğu bir yere gelmem için bana bir sebep gösterir misiniz? Şenyaşar ailesinin başına gelenler gibi mi beni hedef göstermelerine sessizsiniz?” diye sordu Şansal daha sonra etkinliğe katılmayacağını şu sözlerle yine Twitter hesabından duyurdu: “Birkaç gündür @UrfaBarosu daveti üzerine, tüm yoğun programıma rağmen, hiçbir karşılık beklemeden cübbeye düğme ve cep neden olmazı anlatmak için kabul ettiğim Kariyer Günleri programımı can güvenliğimin sağlanamayacağı belli olduğundan üzülerek iptal etmek zorundayım. Teşekkür.”

‘Emniyet, güvenliğimi sağlayacağını söyledi ama baro hedef haline gelmesin diye iptal ettim’

Programın iptali ve maruz kaldığı nefret söylemine ilişkin MLSA’ya konuşan Şansal, programının yoğun olduğunu ancak Baro Başkanı Velat İzol’un davetini geri çevirmek istemediği için kabul ettiğini belirterek şunları söyledi: “Çok yoğun bir programım olmasına rağmen kabul ettim. Bunun için herhangi bir ücret de almadım. Sadece hukukçu arkadaşlarıma cübbede düğme ve cep neden olmaz onu anlatmak istedim. Kabul edince önce Sütçü İmam Üniversitesinden bir görevliden, sonra yerel bir gazeteciden, bir devlet memurundan çok çirkin, mütecaviz, hedef gösteren, hakaret dolu, ırkçı, nefret söylemleri içeren iletiler gelmeye başladı. Ciddiye almadım. Antep emniyetinden arayıp benim güvenliğimi sağlayacaklarını da söylemişlerdi. Zaten panelden hemen sonra Mersin programım için şehirden ayrılacaktım. Yani aslında benim güvenliğimle ilgili bir sorun yok. Ama ben ayrıldıktan sonra Urfa Barosu ve Baro görevlileri hedef haline gelecekti. Ben öncelikle o insanlar için iptal etmek zorunda kaldım.” Daha önce 28 Aralık 2012’de Taksim’de İnönü Caddesi’nde uğradığı saldırının faili meçhul kaldığını ve Ocak 2017’de İstanbul Atatürk Havalimanı apronunda uğradığı saldırıda verilen beraat kararını da hatırlatan Şansal, “Ayrıca açık kimlikli insanlar açık açık hedef gösterip, tehdit ettiler. Havalimanındaki olayda devletin hukukunun inandırıcı delil bulamadığı bir ülkede kendi can güvenliğimi de düşünerek iptal etmek zorunda kaldım” dedi. 

‘Böyle bir bağnazlıkla karşılaşacağımı düşünmedim’

Daha önce Urfa’ya resmi kurumların davetiyle defalarca kez gittiğini ve böylesi bir nefret söylemiyle karşılaşmadığını vurgulayan Şansal, “Yaklaşık 10 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığının davetiyle insan kaynaklarının mesleki eğitim yoluyla geliştirilmesi projesi kapsamında Urfa’ya gittim. Halfeti’deki açılışlarda bulundum. Bir keresinde de Türk ve Dünya Kültüründe Urfa konulu bir sempozyum için Gazi Üniversitesinden dekanlarla birlikte gitmiştim Urfa’ya. O dönemlerde hiç böyle bir bağnazlıkla karşılaşmadım. Bu kez de karşılaşacağımı düşünmemiştim” diye konuştu.  Hem avukatlarının hem de Urfa Barosu’nun nefret söylemine dair suç duyurusunda bulunacağını söyleyen Şansal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avukatlarım, tüm bu nefret söylemi konusunda suç duyurusunda bulunacak. Urfa Barosu da suç duyurusunda bulunacak. Ama muhtemelen Türkiye Cumhuriyeti’nin adalet sistemi bu saldırıları ‘ifade özgürlüğü’ olarak değerlendirip kovuşturmaya izin vermeyecektir.”

Üzgün, kırgın değilim ama bu hedef göstermeleri hak etmiyorum

“Üzgün, kırgın değilim” diyen Şansal, “Ben böyle bir davranışı hak etmiyorum. Bu ifadeleri, bu nefret suçlarını, bu hedef göstermeleri, bu hakaretleri hak etmiyorum. İnsan emeğini, görgüsünü, kültürünü hak edenlerle paylaşır. Bu baskılar, saldırılar, bu engellemeler oradaki toplumun kaybına dönüşüyor. Orası çoraklaşıyor. 65 yaşında bir adamım. T.C vatandaşıyım. Başka bir kimliğim ve pasaportum yok. Bana başka ülkelerin pasaportu teklif edildiğinde kabul etmedim. Ama ülkemde bu nobran tavrı gördükçe çok üzülüyorum ve gittikçe uzaklaşıyorum.  Ama yine de umudumuzu kaybetmiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Sosyal medyada cevap vermeyince söylemlerin dozajını arttırdılar’

Urfa Baro Başkanı Mehmet Velat İzol ise etkinliğin “Kariyer Günleri” diye duyurulması nedeniyle sosyal medyada tartışmaların başladığını söyledi. İzol, “Uzun süredir etkinlik programımız vardı. Hukukçu olmayan, kendi alanında başarılı, aktivist, hak savunucuları ile bir dizi etkinlik/panel gerçekleştirmek istiyorduk. Etkinliklerimizi avukatlarla sınırlı tutmak istemedik. Halkın da katılabileceği bir etkinlik olsun istedik. İki hafta önce Yönetim Kurulunda Barbaros Şansal’ı davet etme kararı aldık. Barbaros Bey de kabul ettikten sonra sosyal medyada ‘Kariyer Günü’ etkinliği olarak duyurduk. Bu duyurunun ardından bazı meslektaşlarımız ve birkaç gazeteci etkinliğe ‘kariyer günü’ ifadesi nedeniyle tepki gösterdi. Sosyal medyada bu minvalde paylaşımlar yapıldı ama kulak asmadık” dedi.  Sosyal medyadaki söylemlerin yanı sıra telefonla ve baroya yapılan ziyaretlerde de etkinliğin gündeme getirildiğini söyleyen İzol, “Bazı dernek ve siyasi partiler, beni telefonla arayıp, baroya gelip neden böyle bir etkinlik yaptığımızı sordular. Biz de Urfa Barosu olarak kimi davet edeceğimize yönetim kurulu olarak karar verdiğimizi söyledik. Ama önceki gün, bazı dernekler ve eğitimciler sosyal medyadan nefret söylemi içeren paylaşımlar yapmaya başladı. Sosyal medyada tartışma uzamasın diye cevap vermek istemiyorduk. Ancak tartışmaların içeriği değişince Barbaros Bey ile görüştük. Programı iptal edeceğini söyledi. Can güvenliğinin olmadığını söyleyince biz de iptal etme kararını anlayışla karşıladık. Urfa Barosunun kendi salonunda gerçekleşecek bir program için valiye ve belediyeye dahi çağrı yapmışlar. Ama valiliğin, belediyenin, emniyetin bu konuya dair bir uyarısı ya da yasaklama kararı yoktu” ifadesini kullandı. 

‘Tek başıma da kalsam Barbaros Beye kalkan olurdum’

Şansal’a yönelik nefret söylemlerini Baro olarak kabul etmeyeceklerini vurgulayan Mehmet Velat İzol, Şansal’ı homofobik nefret söylemi ile hedef alanların dini hassasiyetleri gerekçe göstererek itiraz ettiklerini belirtti: “Ancak söylemlerin tamamı nefret içeriyor. Barbaros Bey’in cinsel yönelimlerine yönelik nefret içerikli söylemler vardı. Hak savunucusu bir kurum olarak bu nefret söylemlerini kabul etmemiz mümkün değil. Bu konuda gerekeni yapacağız. Bu paylaşımları yapanların bağlı oldukları kurumlara şikayette bulunmanın yanı sıra haklarında suç duyurusunda da bulunacağız” diye konuştu.  Şansal’ın programı iptal etmemesi durumunda gereken güvenliği sağlayacaklarını da hatırlatan İzol, sözlerini şöyle tamamladı: “Eğer Barbaros Bey gelmekten vazgeçmeseydi biz güvenliğini elbette sağlardık. Tek başıma da kalsam ona kalkan olurdum. Ama tabi Barbaros Bey’in daha önce yaşadıklarını düşününce iptal etme kararını haklı bulduk.”

‘Cezasızlık zırhı, nefret suçlarını ve ayrımcılığı arttırıyor’

Urfa Baro Başkanı Yardımcısı ve Kadın Hakları Merkezi Koordinatörü Fazilet Taştan Arserim de “Kendini ifade etme ve temel bir hak olan yaşam hakkı ihlalini açık hale getiren nefret ve ayrımcılık söylemleri kabul edilemez” dedi.  Nefret söylemlerinin eşitlik ve ayrımcılık yasağına aykırı olduğunu belirten Fazilet Taştan Arserim şöyle konuştu: “Eşitlik ve ayrımcılık yasağına uygun yaşamaya en çok ihtiyacımız olduğu böylesi günlerde can güvenliği tehdidi ile bir programın iptal edilmesi çok üzücü. Öncelikle insan olarak birlikte eşit ve ayrımcı söylemlerden uzak yaşamayı gerçekleştirebilmeliyiz. Gerek sosyal medyada gerekse yaşamın her alanında LGBTİ+ bireyler hedef gösterilerek LGBTİ+ odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemleri gün geçtikçe artmaktadır. Özellikle toplumsal yapı, ahlak gibi kavramlar üzerinden bu ayrımcı ve ötekileştirici dil kullanılıyor. Nefret suçları ile etkin ve etkili bir mücadele yapılmadığı için kişiler, kurumlar, temsilcileri cezasızlık zırhı ile cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığı arttırıyor. Kendini ifade etme ve temel bir hak olan yaşam hakkı ihlalini açık hale getiren nefret ve ayrımcılık söylemleri kabul edilemez.”