Dünyada Sansür Gündemi (27 Kasım-3 Aralık)

Dünyada Sansür Gündemi (27 Kasım-3 Aralık)

Sihler, Hint milliyetçiliği yayan sahte sosyal medya hesaplarıyla hedef alınıyor ‘Facebook’un gizli kara listesi kamuoyu ile paylaşılmalı’ BM İnsan Hakları Komitesi, Almanya’nın ‘NetzDG Kanununu’ eleştirdi Endonezya Anayasa Mahkemesi, internet kesintilerini anayasaya uygun buldu İran’da ‘su protestoları’ sırasında bir kez daha internet kesintisi uygulandı Çin’in kripto para sansürü genişlemeye devam ediyor

Sihler, Hint milliyetçiliği yayan sahte sosyal medya hesaplarıyla hedef alınıyor

Londra merkezli The Centre for Information Resilience (CIR), sahte hesaplardan oluşan #RealSikh ağının Sihleri hedef aldığını ve Hint milliyetçiliği yaydığını tespit ettiklerini açıkladı. CIR raporunda Twitter, Facebook ve Instagram’da aktif olan ve "çorap kuklası" olarak tabir edilen 80 sahte sosyal medya hesabından oluşan ağın Sih topluluğu içerisinde “influencer” gibi hareket ederek Sih bağımsızlık taleplerini itibarsızlaştırmak, Sih siyasi çıkarlarını savunanları “aşırılıkçı” şeklinde yaftalamak, Hint toplumu ve uluslararası toplum ile Sih topluluğunun ilişkilerini bozmak ve Hint hükümetinin içeriklerini yaygınlaştırmak için faaliyet gösterdiği tespiti paylaşılıyor. Sahte hesap ağının birçok platformda onaylanmış hesaplara sahip kullanıcılar tarafından da desteklenip takip edildiği ve ağın paylaşımlarının haberleştirildiği vurgusu da raporda yer alıyor. Raporu haberleştiren BBC, ağ ile Hint hükümeti arasında herhangi bir ilişki tespit edilmediğini ve fakat, hükümet yetkililerinin henüz herhangi bir yorumda bulunmadığını belirtti. https://www.bbc.com/news/world-asia-india-59338245 

‘Facebook’un gizli kara listesi kamuoyu ile paylaşılmalı’

Sam Biddle, the Intercept’teki yazısında Facebook’un “tehlikeli kişi ve kurumlar” listesinin kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini belirtti. Listeyi “ABD dış politikasının vücut bulmuş hali” olarak tanımlayan Biddle, listenin marjinalize edilmiş grupları orantısız ve haksız şekilde sansürlemek için kullanılabileceğini söyleyen Biddle, “kara listenin” kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılması gerektiğini belirtti. Biddle, politikanın Facebook tarafından özellikle son dönemlerde artan Facebook’un toplumsal şiddeti körüklediği suçlamalarına karşı bir kalkan olarak kullanıldığına da dikkat çekti. Biddle, Facebook’un kendi Denetim Kurulunun da birçok kez bu listenin yayınlanması gerektiğini resmi olarak şirkete bildirdiğine dikkat çekti. Biddle’a konuşan uzmanlar, “kara liste” üzerinden uygulanan politikanın beyaz üstünlükçü grup ve milislere karşı daha affedici olduğunu fakat Orta Doğu, Asya ve Latin Amerika’dan “tehlikeli” görülen grup ve kişilere karşı daha sert uygulandığını belirttiler. Facebook’un 2012 yılında çevrim içi terör propagandası yaymak suçlamalarına karşı bağışık olması için topluluk standartlarına eklediği “terörizm ve şiddet içeren faaliyet geçmişi olan kurumların” engellenmesini öngören maddesi kısa sürede “Tehlikeli Kişi ve Örgütler” politikasına evrildi. Facebook, politika sayfasında bazı kriterleri ve örneklerde bazı örgütlerin isimlerini paylaşsa da bu kişi ve örgütlerin listesini şu ana kadar kamuoyu ile paylaşmadı. https://theintercept.com/2021/10/12/facebook-secret-blacklist-dangerous/ 

BM İnsan Hakları Komitesi, Almanya’nın ‘NetzDG Kanununu’ eleştirdi

Almanya’daki medeni ve siyasi hakları inceleyen Birleşmiş Milletler insan hakları komitesi, sosyal medya şirketlerini sansürle yükümlendiren nefret söylemi yasasını, içerik kaldırma konusunda herhangi bir yargı denetimi olmadığı için eleştirdi. Komite, 11 Kasım tarihli “Almanya hakkındaki yedinci periyodik gözlem raporu” başlıklı raporunda sosyal medya şirketlerinin ifade özgürlüğü ve nefret söylemi konusunda karar verici konuma getirilmesinin çevrim içi ifade özgürlükleri açısından “caydırıcı” bir etki yaratabileceği endişesini paylaştı.  Raporu Electronic Frontier Foundation için değerlendiren Meri Baghdasaryan ve Karen Gullo, Komitenin NetzDG Kanunu konusunda endişelerini belirtmesinin son derece önemli olduğunu belirtti. Baghdasaryan ve Gullo, NetzDG’nin Türkiye başta olmak üzere birçok ülkede sansür yasalarına örnek gösterildiğine dikkat çekerek NetzDG ve ondan ilham alan kanunların nefret söylemini engellemek konusunda herhangi bir faydasının olmadığı değerlendirmesinde bulundular. https://www.eff.org/deeplinks/2021/11/un-human-rights-committee-criticizes-germanys-netzdg-letting-social-media 

Endonezya Anayasa Mahkemesi, internet kesintilerini anayasaya uygun buldu

Endonezya Anayasa Mahkemesi, toplumsal olaylar sırasında uygulanan internet kesintilerinin anayasa uygun olduğuna hükmetti. Çarşamba günü yayınlanan ve oy çokluğu ile alınan kararda, 2019 yılında ülkenin doğusundaki Papua bölgesindeki gösteriler sırasında hükümetin uyguladığı internet kesintilerinin kamu güvenliği göz önüne alındığında “mantık çerçevesinde” ve anayasa ile uyumlu olduğu belirtildi.  Reuter’s konuşan Endonezya Bağımsız Gazeteciler Birliği Başkanı Sasmito Madrim, kararın basın özgürlüğünü tehdit edici nitelikte olduğunu belirterek Endonezya demokrasisi için de tehlikeli bir adım olduğunu söyledi.  2019 yılında Java adasında bulunan Papualı öğrencilerin ırkçı söylemlerle taciz edildiği iddiasıyla başlayan ve Papua’nın Endonezya’dan bağımsızlığının da talep edildiği ve zaman zaman şiddet olaylarının da yaşandığı gösterilerde bölgesel internet kesintileri uygulanmıştı. Endonezya Bağımsız Gazeteciler Birliği ve Güney Asya İfade Özgürlüğü Ağı internet kesintilerini mahkemeye taşımış ve Jakarta İdare Mahkemesi, internet kesintilerinin kanunsuz olduğuna hükmetmişti. https://www.reuters.com/business/media-telecom/indonesian-internet-blocks-amid-social-unrest-lawful-court-rules-2021-10-27/ 

İran’da ‘su protestoları’ sırasında bir kez daha internet kesintisi uygulandı

NetBlocks, İran’ın güneybatısında yer alan Ahvaz kentinde su kesintileri protestoları sırasında 25 ve 26 Kasım tarihlerinde internet kesintileri uygulandığını açıkladı. Ahvaz’da 25 Kasım’da uygulanmaya başlanan ve birkaç gün boyunca devam eden bölgesel internet kesintilerinin protestolar devam ederken halkın siyasi hoşnutsuzluğunu ifade etmelerinin, birbirleri ve de dış dünya ile iletişim halinde olmalarının önünde engel teşkil edebileceği belirtildi. NetBlocks, geçtiğimiz Temmuz ayında ülkenin Huzistan eyaletindeki güney şehirlerinde uzun süre devam eden su protestolarını kontrol altına almak için bölgesel internet yavaşlatmaları ile mobil internetin engellendiğini de hatırlattı. https://netblocks.org/reports/internet-disruption-registered-in-iran-amid-water-protests-RyjnQRyg 

Çin’in kripto para sansürü genişlemeye devam ediyor

Çin’in uzun süredir uyguladığı kripto para sansürü politikası, kripto pazarı hakkında yayın yapan haber sitelerini ve madencilik havuzu hizmetleri sunan siteleri de hedef almaya başladı. Çin’in en büyük kripto haber sitelerinden birisi olan ve 2017 yılından beri faaliyet gösteren Chainnews, tüm içerik üretim ve dağıtım faaliyetlerini durdurduğunu açıkladı. ODaily ve BlockBeats gibi kripto haber siteleri ile birlikte Chainnews’ın web sitesine ve uygulamasına da geçtiğimiz ay erişim engellenmişti. Çince yayın yapan üç haber sitesi, engellemeler sonrası Telegram kanallarında içeriklerini paylaşmaya başlamışlardı.  Çin’in kripto para sansür politikalarından madencilik havuzu hizmetleri de nasibini alıyor. Haberde, internet hizmet sağlayıcılarının madencilik havuzu hizmetlerinin sağlandığı URL’ler ile irtibat halinde olan Çin bazlı IP adreslerini tespit ederek engellemek için sofistike bir yöntem uyguladığından bahsediliyor. Bu yöntem uygulanmaya başlandığından itibaren F2Pool, ViaBTC, BinancePool ve BTC.com gibi büyük madencilik havuzu sitelerine Çin içerisinden erişimin büyük oranda düştüğüne dikkat çekiliyor. https://www.theblockcrypto.com/post/125533/china-crypto-censorship-media-mining-pools